Merhabalar,
Dün akşam sahura kadar merakla Simon Beckett-Mezarların Çağrısı kitabını okudum ve bitirdim..
Arka Kapak:
İlk bakışta önemsiz birşeye benzatebilirdiniz. Taş olabilirdi veya budaklı bir kök, ta ki daha yakından bakana kadar..
Islak topraktan kısmen dışarı çıkmış, çürüme sürecindeki bir eldi bu.. Parça parça etlerin arasından kemikleri görünüyordu..
''Bir Hitchcock filmi dışında gerilimin bu kadar etkili kullanıldığı nadiren görüldü''
Daily Express
''Ne olacağı son sayfaya kadar belli değil''
Booklist
Kendi Düşüncelerim
Öncelikle çok beğendiğimi söylemek istiyorum.
Kitabın kurgusu olayları işleyiş tarzı çok hoşuma gitti.. Arka kapakta yazıldığı gibi öyle bol bol kemik, ceset olayları filan yok mideniz hiç bulanmayacak..
Yazarın kurgusu benim çok hoşuma gitti. Çünkü kitabı ilk okumaya başladığınızda nefret ettiğiniz bir adamdan kitabın sonlarına doğru onu sevmeye hatta acıyıp üzülmeye başlıyorsunuz..
Yazar Simon Beckett, 1960 İngiltere doğumlu ve İngiliz Filolojisi okumuş. Ama kitabında özellikle adli tıp ile ilgili olan bölümler çok doğru şekilde anlatılmış. Çok doğru bilgiler vermiş demek ki iyi araştırmış ölümün patolojisini. (Emekli bir Patolog olarak söylüyorum..))
Bu benim için oldukça büyük bir artı..
Ama en büyük artıya gelecek olursak, kitap ne anlatmak istiyorsa onu anlatıyor. Demek istediğim bir konu anlatılırken genelde bir kadın ve bir erkek birden aşk meşk hikayesine dönüşüverir ya.. Bu kitapta o yok işte Allahtan..
Benim nerdeyse okuduğum korku kitaplarında bile orasına burasına sokuşturulmuş küçük de olsa aşk hikayeleri oluyor artık öff geldi insan bir ağız tadıyla gerilemiyor..:))
Neyse ki bu kitap dosdoğru efendi gibi olayları güzel bir kurgu içinde anlatmış. O ona aşık oldu, esas oğlan kızı öptü filan gibi şeyler yok içinde..
Ben beğendim bu serinin diğer kitaplarını da zaman içinde almayı düşünüyorum okumanızı cidden tavsiye ederim..
En azından Dan Brown'un Cehenneminde olduğu gibi Robert Langdon..(YİNE).. dünyayı kurtarmıyor..:))
Ahh bu nerden çıktı yaa..:)) Neyse olsun varsın...
Simon Beckett deyince Sean Bean abimiz geldi birden aklıma..:))
Çok severim kendini..:))
Herkese selam ve sevgilerimle..:))
Ay çok merak ettim bu kitabı:)
YanıtlaSilTam benlik.
Çok beğendim ben çok zevkle ve çok kısa sürede okudum kesinlikle tavsiye edeceğim..:))
SilAdını not aldım:)
Silbeni geçtin okumakta:)))
YanıtlaSilRamazan kitap okumama yaradı..:)) Yoksa hiiiç el işlerimi yapamıyorum malesef hepsi beklemede..:))
SilSahura kadar oturup okuyorum ondan hızlı oldu gibi yoksa tembelimdir..:))
Ben dizi konusunda sen kitap konusunda çok bilgiliyiz.
YanıtlaSilVallahi kitapçılar sayende ramazan boyu bayram edecek.
Senin okuma hızına yetişemeyecekler. Ama bu kitabı okunacaklar listeme aldım. Ah ah o kadar çok okunacak varki Ne yapacağım ben :(
Canım benim sevgiler....
Vallahi öyle Gülaycığım, İftardan belli bir süre sonra sahura kadar oturup kitap okuyorum çok çok iyi oldu ama el işlerim yattılar..:))
SilBu sıcakta hiç örgü yapamıyorum malesef..:))
Senin dizi kültürüne mümkün değil erişemem ve çok hoşuma gitti biliyor musun.. Hocayken öğrencilerden birkaç dizi öğrenmiş seyretmiştim ama senin bilgin maşallah derya deniz ve tarz olarak da tam benlik..:))
Sevgilerle..:))
Okuyucu ile kitabın karakterleri arasında bağ kurduran yazarları her zaman sevmişimdim. =)
YanıtlaSiltam benlik bir kitaba benziyor ama daha emanet kitaplarımı bitiremedim ki!alınacaklar listeme yazdım teşekkürler..
YanıtlaSil